Sahip olduğu farklı fiziksel ve elektromanyetik nitelikleri ile pek çok teknolojik unsurun başrolü olacağı düşünülmekte olan grafen malzemesine dair bilgilere yer veriyoruz.
İnce bir grafit tabakası olarak tanımlanabilecek olan grafen, her bir karbon atomu ona uygun açılarda üç karbon atomuna bağlamakta ve her birinin bir araya getirilmesiyle petek benzeri bir yapı oluşturulmaktadır. Manchester Üniversitesi’nden iki araştırmacı Andre Geim ve Kostya Novoselov tarafından 2004 yılında bir grafit bloğunun cilalanması için bant kullanılmakta idi ve bu işlem sırasında bantta kalan ince pullar olduğunu fark ettiler ve bunun grafen olduğunu saptadılar. Ardından yeterli miktarda üretmeye başladılar ve bu hamle onlara Nobel Ödülü kazandırdı.
Dünyanın en iyi iletkenlerinden biri konumunda olan grafen, karbon atomlarının atomik düzenlemesi sayesinde elektronların oldukça yüksek hızda hareket etmesini sağlamakta ve böylece diğer tipik iletkenlerde kaybolan enerjiden tasarruf edilmesini mümkün kılmaktadır.
130 GPa çekme mukavemetine sahip olan grafen, küçük ölçekte oldukça sağlam bir gerilme direncine de sahiptir. İnce bir kristalize çeliğe nazaran 6-7 kat daha zor parçalanır. Pek çok sıvı ve gazı geçirmemekte olan grafende %98 oranında şeffaflık bulunmaktadır. Sert, mukavemeti yüksek ve tok olması ile birlikte kendi başına ve diğer kompozitlere takviye niteliğinde kullanılabilecek değerli bir malzeme yapısıdır.
Grafen yer almakta olan piller, normal pillere nazaran 5 kat daha hızlı bir şekilde şarj olabilmektedir ve bunun yanı sıra daha uzun pil ömrüne sahiptirler. Grafen, pek çok alanda kullanılmaya başlanan bir malzeme olup, böylece teknoloji dünyasına önemli hizmetler sağlamaktadır.
