İçeriğimizde donanım dünyası için çok büyük hizmetleri olan ve günümüzde pek çok teknolojinin gelişmesinde öncülük eden Gordon Moore hakkında bilgiler veriyoruz.
Dünyaya 3 Ocak 1929 tarihinde Kaliforniya’da gelen Gordon Moore, sıradan bir ailenin çocuğu olarak doğdu. Moore ufak yaşlarda iken komşuları aracılığı ile kimyayla tanışmıştır ve bu sayede Gordon küçük yaşlarda bilimle iç içe olmuştur. Kimyaya olan ilgisi sonucunda 1950 yılında kimya lisansını almıştır ve ardından California Teknoloji Enstitüsünde fiziksel kimya alanında doktora yaparak 1954 yılında Doktor unvanına kavuşmuştur.
Johns Hopkins Üniversitesi Uygulamalı Fizik Laboratuvarı’nda yürütülen çalışmalara katılarak bilimsel faaliyetlerini resmi olarak başlatan Gordon Moore, ABD Donanması’nda uçaksavarlara yönelik kullanılan roket iticilerin fiziksel kimyasına yönelik incelemelerde bulundu ve söz konusu incelemeler Gordon’ı iş olarak tamamen tatmin etmedi ve daha fazlasını isteyerek özel sektöre geçti.
Özel sektör kariyerinde daha çok başarıya ulaşan Moore, 1956 yılında transistör buluşunun potansiyeli üzerine araştırmalara katıldı. Shockley Semiconductor bünyesinde kendisine önemli başarılar katan Moore, Silikon Vadisi bölgesinde yarı iletken cihazlar üzerinde çalışan ilk şirkette yer almıştır ve bu da Gordon’ın Intel şirketini oluşturma sürecinde büyük bir rol oynamıştır. Zaman içerisinde Shockley Semiconductor bünyesinden ayrılan Moore, arkadaşlarıyla beraber Fairchild Semiconductor isimli şirketi açıyor ve ardından kısa bir süre sonra şirketin difüzyon süreçlerini geliştirip difüzyon fırınları oluşturulmaya başlanıyor. Sonrasında transistör kontaklarının oluşturulması üretim süreci üzerinde çalışmalara devam ediliyor.
Moore zaman içerisinde Fairchild bünyesinde çip bileşenleri olarak en fazla kullanılan transistör türü olarak bilinen metal oksit yarı lietken alan etkili transistörün geliştirilmesi yönünde pek çok katkı ortaya koyuyor ve bu da günümüzdeki pek çok teknolojik cihazın temelinin atılması anlamına geliyor. 19 Nisan 1965 tarihinde Electronics adlı dergide bir makalesi yayımlanan Moore, makalesinde tümleşik elektronik devrelere yerleştirilebilecek olan eleman sayısının bir buçuk yılda bir olmak üzeri iki katına çıkacağı ifadelerini kullanmıştı. 1975 yılında aynı kuralı 24 aya çıkarmıştır.
Zaman içerisinde çeşitli sorunlarla karşılaşan Fairchild şirketini kapatmak zorunda kalan Moore, iş arkadaşı Robert Noyce ile birlikte Intel’i kuruyor ve Intel şirketini kurmalarından sonra Moore Intel’de başkan yardımcısı oluyor ve zamanla Intel’in CEO’su ve yönetim kurulu başkanı olarak yüksek kademeli pozisyonlarda görev alıyor. Intel bilgisayarlar için yarı iletken tabanlı bellek oluşturmaya odaklanıyor fakat Andrew Grove ile beraber şirket mikroişlemci üretimine yoğunlaşmıştır. Zaman içerisinde more ve arkadaşlarının çabası ile Intel dünyanın en büyük çip üreticilerinden biri olmuştur. Gordon Moore, 1987 yılında şirketin CEO’luğundan ayrılmıştır ve 1997 – 2001 yılları arasında fahri yönetim kurulu başkanı olarak görev yapmıştır.
Moore, 2000’li yıllardan sonra vakıflanarak hayırseverlik girişimlerinde de bulunmuştur. Eşi ile beraber kurdukları Moore Vakfı ile bilimsel araştırma, eğitim ve çevrenin korunabilmesi gibi hususlarla ilgili olarak pek çok proje geliştirmiş ve girişimlerde bulunmuşlardır.
Moore pek çok ödüle de layık görülmüştür. 1976 yılında Ulusal Mühendislik Akademisi üyesi olmuş, 1990 yılında bizzat George Bush tarafından Moore Ulusal Teknoloji ve Yenilik Madalyası ile onurlandırılmış, 1998 yılında Bilgisayar Tarihi Müzesi Üyesi olmuş, 2001 yılında Othmer Altın Madalyası almış, 2002 yılında Başkanlık Özgürlük Madalyası almış, 2003 yılında Amerikan Felsefe Derneği’ne seçilmiş, 2004 yılında Kimya Endüstrisi Derneği tarafından Perkin Madalyası ödülü verilmiş, 2008 yılında IEEE Onur Madalyası almıştır. 2009 yılında Ulusal Mucitler Onur Listesi’ne adını yazdırmış, 2010 yılında Dan David Ödülü almıştır ve son olarak 2016 yılında UCSF madalyası almıştır.